Gecikmesinde Sakınca Bulunan Hal Nedir ?
1. Kavramın Tanımı
“Gecikmesinde sakınca bulunan hâl”, hukuk sistemimizde özellikle idare hukuku, ceza muhakemesi hukuku ve usul hukuku alanlarında kullanılan bir kavramdır. Genel anlamıyla, bir işlemin veya tedbirin alınmasında gecikme olması hâlinde kamu düzeninin, kişi haklarının veya delillerin kaybolmasının tehlikeye düşmesi anlamına gelir. Bu hâl, olağan yetki ve usullere bağlı kalmaksızın acil, istisnai bir işlem yapılmasına olanak tanır.
2. İdare Hukukunda Gecikmesinde Sakınca Bulunan Hâl
İdare hukukunda, bu kavram genellikle idari işlem ve tedbirlerin derhâl alınması gerektiği durumlar için geçerlidir.
Örneğin:
-
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (İYUK) 27. maddesinde yürütmenin durdurulması kararları bakımından, dava açılması üzerine idarenin savunması beklenmeden yürütmenin durdurulması kararı verilebilmesi için “gecikmesinde sakınca bulunan hâl” bulunmalıdır.
-
Burada, işlemin uygulanmaya devam etmesi hâlinde telafisi güç zarar doğacaksa, mahkeme idarenin savunmasını almadan geçici olarak yürütmeyi durdurabilir.
3. Ceza Muhakemesi Hukukunda Gecikmesinde Sakınca Bulunan Hâl
Ceza Muhakemesi Kanunu’nda (CMK) “gecikmesinde sakınca bulunan hâl” kavramı sıkça yer alır. Bu hâller, hâkim kararı alınması mümkün olmayan veya zaman kaybının delil kaybına ya da suçlunun kaçmasına yol açacağı durumlarda geçerlidir.
Örnekler:
-
CMK m. 116–119: Konut, işyeri veya diğer yerlerde arama yapılabilmesi için hâkim kararı gerekir; ancak gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısı, savcıya ulaşılamıyorsa kolluk amiri arama emri verebilir.
-
CMK m. 127: El koyma işlemleri için de hâkim kararı aranır; fakat gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısı karar verebilir.
Bu işlemler daha sonra hâkimin onayına sunulmak zorundadır.
4. Hukuk Muhakemeleri Usulü ve Diğer Alanlarda
-
Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) kapsamında da özellikle ihtiyati tedbir veya delil tespiti işlemlerinde “gecikmesinde sakınca bulunan hâl” ifadesi yer alır.
-
Örneğin, HMK m. 389 uyarınca dava açılmadan önce ihtiyati tedbir istenebilmesi için, davacının hakkının derhâl korunması gerektiği durumlarda (yani gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde) mahkemeye başvurulabilir.
-
Aynı şekilde delil tespiti (HMK m. 400) için de davadan önce başvurulabilir; çünkü delillerin kaybolma ihtimali vardır.
-
5. Hukuki Sonuç ve Önemi
“Gecikmesinde sakınca bulunan hâl” kavramı, yetkide istisna yaratır. Normalde bir işlemi yapma yetkisi hâkime veya idari makama aitken, bu hâllerde alt kademedeki yetkiliye geçici olarak işlem yapma imkânı tanınır.
Ancak bu yetkinin kullanılması sıkı denetime tabidir:
-
İşlemin gerçekten acil olması gerekir.
-
Yapılan işlem derhal yetkili makama bildirilir.
-
Hâkim veya üst merciin onayı alınmazsa işlem hükümsüz olur.
6. Sonuç Olarak
“Gecikmesinde sakınca bulunan hâl”, acil durumlarda, telafisi güç zararların önlenmesi için normal usullerin beklenemeyeceği hâlleri ifade eder. Bu kavram, hem idarenin hem de yargı mercilerinin hızlı ve etkin müdahalesine olanak tanır; ancak istisnai olduğu için dar yorumlanmalı ve keyfî uygulamalardan kaçınılmalıdır.